İnsanlık Bir Kutunun İçinde Mahkum
Akıllı telefonlar çıktığından beri biz insanlar, aklımızı yitirdik.
Eskiden sora sora Bağdat bulunurken şimdi ise her şeyi telefona sorar olduk.
Akıllı telefonlar çıktıktan sonra haberci oluverdik birden.
Kanalların bile Whatsapp haber hatları var. Haber değeri taşıyan taşımayan her şeyi gönderiyoruz. Haber çekelim derken duyarlılığımızı kaybediyoruz.
Mesela bir hırsızlık olayı oluyor. Kişi camdan etrafı izlerken bir hırsızlık olayı görüyor ve
Hemen olayı görüntülemeye başlıyor. Aşağıya inip müdahale etmek yerine olayı çekmekle yetiniyor.
Ölmek İstemiyorum Diyerek Ölüme Giden Bir Kadın
10 yaşında bir kız çocuğunun gözü önünde annesi vahşice öldürülüyor.
Etrafta onca insan varken ‘’Ölmek istemiyorum!’’ diyen bir kadın göz göre göre öldü.
Bir insan düşünün ki telefonla çekim yapmayı, kadının ölümünü izlemeyi ve haber
Kanallarına gönderip izletmeyi tercih ediyor. İnsanlık dışı bu davranış, gözaltına alınıp
Tekrar serbest bırakılıyor. Duyarlılığı vicdanımızla beraber çektiğimiz videoların içine gömüyoruz. ‘’Kadına şiddete hayır!’’ derken, kadın cinayetleri izler olduk haberlerde.
Çekilen görüntüler ve verilen müebbet hapis cezası ibaret olacağına
Emine Bulut cinayetinden sonra her gün haberlerde bir iki kadın cinayeti
İzledik, izliyoruz. Moda haline geldi cinayet işlemek. Adam bir hata yapar. Ya da
Karı koca arasında şiddetli geçimsizlik vardır. Kadın evden ayrılıp gider ve boşanma davası açar. Adam ise, ayrılığın sebebini kendinde arayıp bir çözüm bulacağına kadının kapısına gidip evdeki cehenneme dönmesi için zorlar. Kadın eve dönmeyi kabul etmeyince
Ya kadını öldüresiye döver veyahut bıçak ya da silahla öldürür.
Kadın Ölümlerini Önlemek İçin Ne Yapmalı?
Yüreğimiz acıyor kadın vahşetleri haberlerini izlerken.
‘’İdam istiyoruz!’’ diye yürüyüş yapıyoruz ve sonra unutuveriyoruz.
Eğer kadınlar öldürülüyorsa bu vahşilikler unutulmamalı...
Unutmamalı ki seslerimiz parlamento tarafından duyulsun.
Hani cumhurbaşkanımız diyor ya, “Ben tek başıma karar veremiyorum
İdam onayına.” Öyleyse milletçe parlamentoya ulaşıp idamı onaylatmalıyız.
İslamiyet’te biz kadınlar siz erkeklere emanetiz. Emanete ihanet
De büyük günahlardan biridir.
Rukiye Türeyen!
Merhaba sevgili okurlarım... ben 1980 Sakarya doğumluyum.küçükken geçirdiğim menenjit hastalığı nedeniyle engelli olarak yaşamaktayım. 2014 yılında yazarlığa başladım. çeşitli haber siterınde köşe yazarlığı yapıyorum, hikayeler yazıyorum. amacım ise engelli bireylerin sesini geniş kitlelere duyurmak. siz değerli okurlarımın sayesinde bu amacıma ulaşacağıma inanıyorum.
BENİ TAKİP EDEBİLECEĞİNİZ SOSYAL MEDYA HESAPLARIM.
https://www.facebook.com/rukiye.tureyen.yazar/
https://twitter.com/rukiyetrynyazar
https://www.instagram.com/rukiye.tureyen/?hl=tr
https://www.linkedin.com/in/rukiye-t%C3%BCreyen-4a6471130/
BLOG SİTEM. https://rukiyetureyen.blogspot.com/
|