Ankara Barosu’nun son kongresinde Milliyetçi Avukatlar Grubu ile Baroda Birlik Grubu’nun ortak adayı olan Av. Gencer Özdemir, Baro Yönetiminin son açıklamalarıyla ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu.
ANKARA – Ankara Barosu’nun son kongresinde Milliyetçi Avukatlar Grubu ile Baroda Birlik Grubu’nun ortak adayı olan Av. Gencer Özdemir, Baro Yönetiminin son açıklamalarıyla ilgili olarak yaptığı değerlendirmede “Esas mesele, perdenin arkasında gizlenen siyasi emellerdir. Buna dikkat etmek gerekiyor” dedi.
Atatürk’ten dem vuran baroların, CHP ve HDP çizgisinde aşık attıklarına dikkat çeken Özdemir, “Şunu unutmayın, bu ülkeyi size böldürmeyiz. Sağduyu sahibi avukatlar olarak size bunu yâr etmez. Ayağınızı denk alın, sınırlarınızı ve haddinizi bilin” diye konuştu.
Ankara Barosu’nun son kongresinde Milliyetçi Avukatlar Grubu ile Baroda Birlik Grubu’nun ortak adayı olan Av. Gencer Özdemir’in baroların hadsiz ve izansız söylemlerinin bir sınırının olması gerektiğine de dikkat çektiği açıklaması şöyle:
“Barolar, bağımsız meslek kuruluşlarıdır. Yargının üç sacayağından savunma, avukatlar tarafından oluşturulur. Bu nedenle avukatlar savunmanın ve aynı zamanda yargının temel ögelerinden biridir. Buraya kadar hiçbir problem yok.
MESLEĞE YAKIŞMAYANLAR…
Ancak baktığımızda ne yazık ki avukatların meslek kuruluşlarının bir partinin yan kuruluşu olduğunu görüyoruz. Bazı baroların da terör örgütlerini destekleyen açıklamalarını esefle görüyoruz. Bu hareketler, avukatlık mesleğine asla yakışmıyor.
KABUL EDİLEMEZ ZİHNİYET
Kökünden bu kadar nefret eden bir baro zihniyetini asla kabul edemeyiz. Ankara Barosu’nun bu dayatmasını reddediyoruz.
8000 bini aşkın avukat sizin bu sakat zihniyetiniz için oy kullanmıyor. Kongrelerde aldığınız 7000 oya karşın tek başına Ankara Barosu’nun tüm avukatları adına değerlerimize saygısızlık yapıyorsunuz. Kim veriyor sana bu yetkiyi? İnanın oy veren 7000 avukat içinde en az yarısı bu söylemleri kabul etmiyordur, asla da etmez.
SİYASİ EMELLER VAR
Mesele Diyanet İşleri Başkanının açıklaması değil. Esas mesele, perdenin arkasında gizlenen siyasi emellerdir. Buna dikkat etmek gerekiyor.
50 baro başkanı bir araya gelip seçim sistemi değişmesin diye açıklama yapıyor. Hani siz demokrasiden yanaydınız, hani temsilde eşitlikten yanaydınız. Sizler demokrasi adına LGBTİ-Q kurulları oluşturmadınız mı? Bunların demokrasi anlayışının altında onlara oy vermeyen çoğunluğun temsil edilmemesini istemek yatıyor. Neden rahatsızsınız?
Barolarda farklı düşüncede yönetim kurulu üyeleri olmasından olabilir mi acaba sizi sahte demokrasi sevicileri?
AÇIKLAMALAR HADSİZLİK
Aslında bu meseleye çok yönlü bakmak lazım. Baroların bu hadsiz ve izansız söylemlerinin bir sınırının olması lazım. Eleştirmek insanların ve baroların mutlaka hakkıdır ama siz eleştirmiyorsunuz manevi değerlerimize saldırmayı kendinize hak görüyorsunuz.
Bir baro, kahraman Mehmetçiğimizin Suriye’deki Barış Pınarı Harekatının biran önce durdurulmasını isteyen bir açıklama yapıyor. 23 Nisanda cumhuriyeti yıkmak isteyen bir zihniyette olan HDP milletvekilini konuk olarak çıkarıyor. Sizin derdiniz nedir, söyler misiniz? Atatürk’ten dem vuran barolar, CHP ve HDP çizgisinde aşık atıyor. Şunu unutmasınlar, bu ülkeyi size böldürmeyiz. Bizim zihniyetimizde olan avukatlar size bunu yâr etmez. Ayağınızı denk alın, sınırlarınızı ve haddinizi bilin.”
Haber: Ramazan Durmuş
