Röportaj: Betül Altınsoy
Kendinizden kısaca bahseder misiniz? Kimdir Zekine KARAKÖCEK?
Nisan 1967 yılında Sivas’ta dünyaya geldim. Nisan ayının etkisindendir ki bahar coşkusunu hep ruhumda taşıdım. Mevsimin doğayı canlandırdığı gibi bende hissettiklerimi şiirlerimin her bir satırında canlandırıp yaşıyorum. Yazmak beni yansıtan ruhumu okşayan bir terapi gibi.
Yazma ritüelinizden bahseder misiniz? Mesela hangi ortamda, hangi materyallerle, hangi müzikle ve nasıl bir coğrafya da yazmayı tercih edersiniz?
Doğayı çok severim. Yaşattığı sakinliğin, hissettirdiği huzurun aşığıyım. Kendimle özleştiğim anlarda kalbimi satırlara dökmek için sabırsızlanırım.
Kitabınız teması daha çok nelerden oluşuyor?
İnsanı yaşama bağlayan en naif ve en güçlü duygu umuttur. Güzel olan her şeyin özlemiyle umut etmek, niyetine girmek ilmek ilmek heybe oldu.
Kitabınızın ismini nasıl belirlediniz, hikâyesi var mı?
İnsanın heybesi yüreği, kalbidir. Yaşamı boyunca birçok duyguya gebedir. Bende kitabımda kalbimin izlerini yansıttım. Bu sebepten heybe kitabıma yakışan en güzel isim oldu.
Başka kitaplar da gelecek mi?
Evet, niyetim yeni kitaplarla daha çok insanın kalbine dokunmak. Farklı yaşamlara ev sahipliği yapsak da aynı duygularla yol alıyoruz.
Okurlarınızdan gelen tepkiler nasıl? En çok hangi yönünüzü seviyorlar? Güzel dönüşler alıyorum. İlk kitabım olmasından dolayı da bu güzel olumlu dönüşler çok motive ediyor. Sanırım aynı duygulardan geçtiğimizden kendi duygularına tercüman buluyorlar.
İyi şair olmak isteyenlere ne tavsiye edeceksiniz?
Kilitler kapılar içindir, kalpler için değil. Hislerini beslesinler, filizlendirip çiçek açmasına izin versinler.
Bu sohbet için çok teşekkür ederiz.
Ben de Teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim. Çalışmalarınızda başarılar dilerim.
İyi çalışmalar dilerim.
