Mehtap Akgül Yazdı – Umut Hep Var!
Kıymetli okurlarım, farklılıklar her gün hayatımızda ve bu nedenle farkındalığa dair net ifadelerimi nesillerimiz için her yazımda sizlere aktarmanın huzurunu yaşıyorum.
Evet. Otizm spektrumunda bulunan çocuklar ve yetişkin bireylerin yaşamlarını geliştirme açısından bakıldığında gerçek kahramanlar anne ve babalardır.
Terapistler, öğretmenler ve diğer profesyoneller de otizmli bireylerin yaşam kalitesine büyük katkıda bulunuyorlar. Elbette ailenin etkisi kadar şekillendirici olması beklenmemektedir. Sebebi ise özel eğitimin saatlerinin kısıtlılığıdır.
Dünyanın geleceğini bireylerin inşa ettiği düşünülecek olursa, otizm spektrumlu çocukları bulundukları durumdan daha iyi bir seviyeye taşımak, onların eğitimi, bakımı ile ilgili kararlar almak bile bir anıt inşa etmekten daha değerli görünüyor.
Bir binayı yıkıp yeniden inşa edebilirsiniz ama yerleşmiş bir davranışı yılların alışkanlıklarını yıkıp yeniden şekillendirmeniz çok zordur.
Dünyanın hemen her yerinde ortak yapılan bazı eğitsel hatalara göz atacak olursak; okul ve ev programları arası işbirliğinin yetersizliği, hatta ülkemizde böyle bir işbirliği çoğu zaman hiç yok.
Okul ile ev programı arasında yeterli işbirliğini sağlamak için özellikle anne çok büyük önem taşıyor. Her iki tarafta birbirinin ne yaptığını bilmiyorsa, okuldaki program da, evdeki programda gerçek bir eğitim programı olmuyor ne yazık ki. Bazı durumlarda okul, çocuğun evde neler yapabildiğine inanmıyor.
Bazen sizlerin de başına geliyordur. Babası “ama bunu da söylüyor.” Bu durumlarda aileye düşen, gerekirse videoya kaydetmek veya bunu belgelerle kanıtlamaktır.
Bazen ev programına katılan kişiler arasında bile koordinasyon eksikliği bulunabilir. Bir sporcunun iki antrenörü olmasının sakıncalı olabileceği gibi, iki farklı yaklaşıma sahip anne ve babanın ya da diğer aile bireylerinin işi çorbaya çevirmesi beklenen sonuçtur.
Otizm spektrumlu bireyler ile çalışırken herkesin aynı sayfada olduğundan emin olmalıyız. Terapistler veya evdeki eğitimi destekleyen yaşam koçları vb. kişilerin sürekli değişmesi genellikle doğru değildir.
Otizm spektrumlu veya özel gereksinimli bireylere “sevgi ve anlayış duygusuyla “ yaklaşılmalı, onların bu duygularının olduğu unutulmamalıdır.”